Muharrem İnce Merke'le fena saydırdı "Sen kimsin! Bu ne utanmazlıktır"
CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce Merkel'in Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı 24 Haziran seçimi sonrası ülkeye davet etmesine tepki gösterdi. İnce "Senin haddine mi düşmüş, bu nezaketsizliği niye yapıyorsun. Sen kimsin! Kimin seçileceğini nereden biliyorsun. Ne ortaklığınız var. Ne karın var! Almanya'nın uşağı mıyız biz, bağımsız Türkiye milletiyiz. Kimsin sen! Bu ne utanmazlıktır. " dedi.
Abone olCHP'nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce Merkel'in Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı 24 Haziran seçimi sonrası ülkeye davet etmesine tepki gösterdi. İnce "Senin haddine mi düşmüş, bu nezaketsizliği niye yapıyorsun. Sen kimsin! Kimin seçileceğini nereden biliyorsun. Ne ortaklığınız var. Ne karın var! Almanya'nın uşağı mıyız biz, bağımsız Türkiye milletiyiz. Kimsin sen! Bu ne utanmazlıktır. " dedi.
Kırıkkale'de konuşan İnce, Alman
hükümetince yalanlanan ancak Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun
bugün yinelediği 'davet' iddialarına tepki gösterdi. "Sayın Merkel
önce 81 milyonda birliği sağlayacağım, sonra sıra size de gelecek"
ifadelerini kulnanan İnce, seçim sonuçlarının belli olmadığını
belirtti.
İnce, "Sen kimsin? Türkiye'de seçim var. Kimin cumhurbaşkanı
olacağını sen biliyor musun? Herkes haddini bilecek" dedi.
İnce, Fethullah Gülen'in iadesine ilişkin evrakları görmek üzere
yazı yazdıklarını ama 6 gündür yanıt alamadıklarını söyledi.
'BİZ AMERİKA'DAN DAHA MI BÜYÜĞÜZ, MİLLETVEKİLİ SAYISINI
İNDİRECEĞİZ'
Kırıkkale'de konuşan İnce'nin açıklamalarından satır başları
şöyle:
Amerika'nın nüfusu 300 milyon, Türkiye'ninki 80 milyon, onların iki
katı kadar milletvekilimiz var. İlk işimiz milletvekili sayısını
indirmek. Biz Amerika'dan daha mı büyüğüz, daha mı zenginiz? İlk
önce buradan başlayacağız.
'BAYRAMLARDA BİRER ASGARİ ÜCRET ALACAKSINIZ'
Kırıkkale bir Anadolu şehri ama son dönemlerde hep kaybediyor.
MKE'ye bak, işçi sayısı kaça düşmüş, taşeronun hakkı verilmemiş.
Bunu değiştireceğiz. Türkiye'yi barıştıracağız, ekonomik olarak
büyüyeceğiz, adil bölüşeceğiz. Emekli arkadaşlarım, Ramazan ve
Kurban bayramlarında birer maaş dedik; hükümet de biner lira dedi.
Yetmez ama tamam. O bin lira birkaç senede enflasyonda erir. Bir de
hükümetlerin tercihine bırakılmamalıdır, kanunu olmalı kanunu.
Size sözüm şu; bayramlarda birer asgari ücret alacaksınız.
'ÇOCUK KREŞE, KADIN İŞE; HER AİLEYE BİR EV, HER EVE BİR
MAAŞ'
Devlet fakir fukaraya yardım ettiğinde Erdoğan mı veriyor, AK Parti
mi veriyor? Benim cumhurbaşkanlığımda devlet verecek. Kadının iş
gücüne katılım oranı yüzde 32, bunu yüzde 50 yapmamız lazım. O
yüzden de her mahalleye bir kreş açacağız. Çalışmak isteyen kadının
çocukla ilgili problemi olmayacak. Çocuk kreşe, kadın işe. Her
aileye bir ev, her eve bir maaş.
'Nereden bulacaksın parayı' diyor. 4 milyon Suriyeliye 40 milyar
lirayı nereden bulduysan oradan, sarayına parayı nereden bulduysan
oradan. Çiftçiye mazotu 3 liradan vereceğiz. Asgari ücret 2200 lira
olacak. Polislere, öğretmenlere, hemşirelere, din görevlilerine
sesleniyorum, eski bir devlet memuru olarak; ne zaman siz 3600'ü
vereceğim dedi, ben konuştuktan sonra. 16 yıldır neden vermedin?
Ona teklifim var; devleti o yönetiyor, bir KHK çıkarsın bugün,
3600'ü versin. Samimiyse gelsin yapsın.
'YABANCI YATIRIMCI TÜRKİYE'YE GÜVENMİYOR'
Memleketi 16 senenin sonunda duvara çarptırmak üzere. Dolar, euro
nasıl düşer? Bir yabancı yatırımcı Türkiye'ye güvenmiyor, çünkü
mahkemelere güvenmiyor. OHAL var, yargısı bağımsız değil diye
güvenmiyor. O yüzden de yatırım yapmıyor. Cumhurbaşkanı
seçildiğimde ayrımcılığı sona erdireceğiz, sen, ben, o yok, biz var
biz. Tek adam değil, ortak aklı kullanacağız. Türkiye'yi bir hukuk
devleti haline getirince döviz düşecek, faizler inecek.
'MİLLET OY VERİR, DİPLOMA VERMEZ'
16 yıldır aynı doktor, iyileştiremiyor. Hasta kanser oldu, kangren
oldu. Doktoru gönderme zamanı. Dün, 'Çıraklık, kalfalık, ustalık
dönemim geçti, şimdi büyük ustalık dönemi' diyor. 'Bana' diyor;
'Büyük ustalık diploması verin.' Millet oy verir, diploma vermez.
Diplomayı üniversite verir, o da varsa verir. 2016'da 'Eyy' dedi
'Marmara Üniversitesi Rektörü, çıkar diplomayı' dedi. 2 senedir
çıkmadı. Ben telefon ettim, rica ettim hazırlar mısınız diye. 1
saat içinde hazırladılar. O 2 senedir bekliyor, üniversite
vermeyince milletten istiyor.
Ben dedim ki, 12 sene FETÖ'yle ortaklık yaptın. Şimdi gariban biri
senin açtığın, izin verdiğin bankaya para yatırdı diye onu açlığa
mahkum ediyorsun. Ben sordum, dedim ki, AK Parti'yi kurmadan önce
konuşup onayını aldın mı? Dedi ki, almadım. Ben de dedim ki, hayır
aldın, kimle gittiğini biliyorum çünkü en yakınındaki kişi aradı
beni, beraber gittik ama bana zarar verir dedi. Senin cumhurbaşkanı
seçileceğini biliyorum, seçilince açıkla dedi.
Şimdi elimde bir kitap var, Nasuhi Güngör. Erdoğan'ın resmi var,
dostu arkadaşı onun. Bunu aldı, TRT Haber Dairesi'ne başkan yaptı.
Şimdi kitabın 89. sayfasını okuyorum: "Erdoğan 200 yılı Mayıs
ayında ABD'ye yaptığı gezide, uzun süre orada yaşayan Fethullah
Gülen'le de bir araya geldi. Erdoğan-Gülen görüşmesi muhtevasından
çok, uzun yıllardır birbirine hayli mesafeli olan iki ekolün bir
araya gelmesi açısından dikkat çekiciydi."
'PARAYA DOYMUYORSUN, İLLA PARA İSTİYORSUN'
Marmaris'e 300 odalı saray yapıyor. Yazık değil mi, günah değil mi,
haram değil mi? Her 4 üniversite mezunundan biri işsiz, 15-29 yaş
arasında 5 milyon çocuğun kaydı yok. Okulda değil, kursta değil,
yurtta değil, işte değil; yazık günah.
Siyasetçinin görevi ülkeyi yönetmeye talip olanların görevi
meydanlara gelip 3 çocuk, 5 çocuk yapın demek değildir. Ben buna
karışamam, hangi yöntemle doğuracağınıza karışamam ama çocuk
bezindeki yüzde 18 KDV'yi düşürmek benim görevim. Çocuk mamasında
KDV yüzde 8, onu düşürmek benim görevim. Süt var ya, çocuğa
içirdiğimiz; KDV yüzde 8. Cumhurbaşkanının görevi bu KDV'leri
düşürmek.
'ALMANYA'NIN UŞAĞI MIYIZ BİZ?'
Merkel demiş ki, Sayın Merkel, Erdoğan seçimden sonra gelsin. Sayın
Merkel, önce ben 81 milyonda birliği sağlayacağım, sonra sıra size
de gelecek. Senin haddine mi düşmüş, bu nezaketsizliği niye
yapıyorsun. Sen kimsin! Kimin seçileceğini nereden biliyorsun. Ne
ortaklığınız var? Ne kârın var? Almanya'nın uşağı mıyız biz,
bağımsız Türkiye milletiyiz. Kimsin sen? Bu ne utanmazlıktır. Kimin
cumhurbaşkanı olacağını sen biliyor musun, herkes haddini bilecek.
Önce içeride birlik, dirlik; sonra onlara da sıra gelecek.