Nagehan Alçı'dan AK Parti'ye ilginç sözler...
Yıllarca iktidara yakın olan Nagehan Alçı son dönemlerde AK Parti'yi eleştiren yazıları ile gündeme gelmeye devam ediyor. Alçı son yazısında, AK Parti iktidarında 'rejim' diye bahsetti. Alçı, "Maalesef eğer bugünkü rejim kafaya koyarsa CHP’yi PKK ile işbirliği gibi bir gerekçe göstererek kapatır ve ulusalcı olmayan CHP ileri gelenlerini de tutuklayabilir" dedi.
Abone olSabah gazetesinin başyazarı Mehmet Barlas'ın "Bir bakarsınız CHP kapatılmış ve seçime girmesi yasaklanmış olabilir", "Atatürk dönemindeki gibi vatan haini 150’likler listesi hazırlanmalı” şeklindeki ifadeleri gündemdeki yerini korurken, bu konuda bir değerlendirme de iktidara yakınlığıyla bilinen gazeteci Nagehan Alçı'dan geldi.
Alçı, Habertürk gazetesinde yayımlanan yazısında bu noktada cevaplanması gereken esas soruları "İçinde yaşadığımız mevcut rejim isterse ve karar verirse CHP’yi kapatabilir mi?", "Kapatırsa toplumdan ne tepki gelir? Mesela isyan çıkabilir mi, ayaklanma çıkabilir mi? Mesela milyonlarca kişi toplanıp yürüyüş yapabilir mi?" olarak sıraladı.
"Mevcut rejim CHP’yi kapatır ve CHP yöneticilerini de tutuklarsa Türkiye otoriter safhasını aşıp çok açıkça totaliter bir rejim haline gelir. Ülkemiz için felaket olur" görüşünü dile getiren Alçı, şöyle devam etti:
"Fakat birinci sorunun cevabı şu: Maalesef eğer bugünkü rejim kafaya koyarsa CHP’yi PKK ile işbirliği gibi bir gerekçe göstererek kapatır ve ulusalcı olmayan CHP ileri gelenlerini de tutuklayabilir.
'MEVCUT REJİMDE BU GÜÇ POTANSİYELİ VAR'
Mevcut rejimde bu güç potansiyeli var. Ulusalcı CHP’liler tutuklanmaz çünkü onlar rejim tarafından son tahlilde müttefik olarak görülüyorlar. Eğer bir CHP yöneticisi 'Buna güçleri yetmez, hadi gelin görelim' derse üzülerek söylemeliyim ki bu sadece hamaset edebiyatı olur. CHP teşkilatları elbette protesto edecektir ama bu protesto rahatlıkla bertaraf edilebilir.
'O REJİM DAHA DA GÜÇLENEREK BUGÜNLERE GELDİ'
Unutmayalım, şu anki rejim 2017’den 5 kat daha bütünleşik ve organize. Ama 2017 Adalet Yürüyüşü bile henüz embriyonik düzeydeki mevcut rejimi fazla sarsamamıştı. O rejim daha da güçlenerek bugünlere geldi."