Rizeliler tedirgin oldu: Gürcistan’da Koronavirüs görüldü
Çin'den dünyaya yayılan koronavirüsün Gürcistan'a sıçraması Rizeli çay üreticilerini tedirgin etti. Her yıl çayını Gürcü çay işçilerine toplatan Rizeli çay üreticileri bu yıl Gürcistan’daki coronavirüs vakaları nedeniyle kara kara çayını nasıl toplayacağını düşünüyor.
Abone olGürcistan’da görülen Coronavirüs vakaları nedeniyle bu yıl Gürcü işçilere çay toplatmayı düşünmeyen bazı çay üreticileri, Rize’de işsizliğe rağmen kimsenin çay bahçesine girerek çay toplamak istememesinden yakınırken, bazı çay üreticileri ise çayların toplanması için Gürcistan uyruklu işçilerin Coronavirüs tehdidine rağmen Rize’ye gelmesinin şart olduğunu düşünüyor.
'GENÇLER GİRİP TOPLAMAZ'
Gençlerin çay arazisine girip çay toplamayacağını, bu yüzden Gürcistan uyruklu vatandaşların Rize’ye gelerek çay toplamaya devam etmesi gerektiğini dile getiren Meryem Akyıldız “Gürcistan kapısı kapanırsa bu çayı kim toplayacak? Allah yardımcımız olsun. Gerçi çayı olanlar düşünsün benim çayım yok. Ne çayım var, ne arazim. Ama Gürcüler gelmeden bizim çocuklar kalkıpta o saatte çay bahçesine, çay toplamaya inmez. Rahata alışmışlar, kafanın üzerinde büyütürsen ne olur? Hazır yemek varken çalışıp yer mi? Gençliğimde ben topladım, keşke şimdi de gücüm olsa da toplasam” ifadelerini kullandı.
Sarp Sınır Kapısı’nda tedbirlerin alınmasını olumlu karşılayan Hakkı Topçu isimli vatandaş artık herkesin kendi çaylığına girmesi gerektiğinin altını çizerek “Ben kendi malımı kendim topluyorum, Gürcülerle falan işim yok. Sen kahveye gideceksin, kumar oynayacaksın, zevkini yaşayacaksın, gelecek Batumlular çay toplayacak sonra gidecek senin paranla şarap içecek. İyi oldu tedbir alınması. Hiç olmazsa herkes kendi malını temiz toplar” dedi.
GÜRCİSTANLILARIN TOPLADIĞI ÇAY VERİMİNİ KAYBEDİYOR
Rize’ye çay toplamak için gelen Gürcüler yüzünden çayda kalitenin düştüğünü dile getiren Resul Ergün isimli vatandaş ise
“Ben istemiyorum gelmelerini, gelmesinler. Bu çay bahçelerini bizim dedelerimiz aç susuz yaptı. Şimdi gelinimiz, kızımız, oğlumuz çaylıklara girmiyor. Öte yandan para yok diyorlar. Bütün parayı alıyor Gürcüler. Çayı toplayıp parayı almıyor, cebinde olacak 5 bin liralık telefon, ‘çaylığa girmem’, oh ne kadar güzel. Bunların topladığı çaydan ekmek de yenilmez. Ben bir kez çaylığa soktum pişman oldum. onların topladığı çay verimini kaybediyor, dibinden kesiyor çayı, kalite hiç olmuyor. İnşallah gelmezler” şeklinde konuştu.