ŞARKILAR SUSMAZ

    Elbet Aziz İstanbul’a tepeden bakacağımız günler gelecek. Görmediğimiz, sevmediğimiz hiçbir yeri kalmayacak yine.

   Ertesi güne randevu vereceğiz; saat onda mesela, buluşacağız Kordon’da.

   O tatlı huzur Kalamış’tan alınmayacak mı sanki?!.  Heybeli’de mehtaba selam çakıp çakkıdı çakkıdı

oynacağız da.

Gün doğmadan, deniz daha bembeyazken çıkacağız yola. Dertler kalkınca şaha, bir sitem yollayacağız Allah’a. Lakin, görecek  günler  var daha.

Yüksekkaldırım’da  güpegündüz,  Melahat’ı alacağım koluma!. Birinin bacağını bile sıkacağım tramvayda!.

Yüksek yüksek tepelere ev kuracağız. Aşrı aşrı memlekete kız vereceğiz, düğün yapacağız.

Çökertmeden çıkacağız başımız selamet.  Bitez Yalısı’na sağ salim varacağız, kopmadan kıyamet.

Bir bahar akşamı rastlaşacağız,söz.. Yeşil yeşil bakacak gözler.

Ordu’nun dereleri  yukarı akacak.

Dost Kervanı geçmemiş olcek; bekleyecek.

Liseli sevgili misal; bu yıl da eylülde gelecek.

Aşkımı Portofino’da bulacağım belki;  I found my love in Portofino!..

Hotel Kalifornaya’ya hoş gelmek hoş olmaz mı?!.

Dağ başını duman almışsa durmak niye?!. Yürüyeceğiz tabiatıylan!.

Kuşlar uçacak. Yer, gök ve yürek hepten çiçeğe duracak.

Bu bahar da aşık olunacak. Yetmedi; rüzgar, yağmur olunacak.

Uzanacağız kumsala, güneş damlayacak içimize.

Bahçelerin yemyeşil  canlanışlarına, kirazların hınzırca çiçek açışlarına kayacak gönüller.

Ankara’dan abiler bile  gelecek; yeminle!.

Akdeniz akşamları sonra; yine bir başka olacak temmuzda.

Yelken, dümen, balık ya da su olup gideceğiz  gidebileceğimiz yere.

Aheste çekeceğiz kürekleri; mehtap uyanmayacak.

Yine gecenin kanallarından girip tekinsiz suları ortalarından ayırarak; alemin dibine dosdoğru şıp şıp damlayacağız.

Yağma yok, yenilmek hiç yok.

Elbet bir gün buluşacağız…

 

Yorumlar