Tarihte 20 Ekim
20 Ekim, Gregoryen Takvimi'ne göre yılın 293. (artık yıllarda 294.) günüdür. Yıl sonuna kadar kalan 72 gün vardır.
20 Ekim 1827 - Navarin Baskını. İngiliz, Fransız, Rus birleşik filosu, Yunanistan açıklarında Navarin'de Osmanlı donanmasını tahrip etti.
rnrnBüyük Britanya, Rusya ve Fransa aralarında bir antlaşma yaparak Yunaninstan'a bağımsızlık verilmesini istediler. Sultan II. Mahmut'un bu isteği reddetmesi üzerine Baltık Denizi'ne açılan Rus donanmasından bir filo, İngilizlerle birleşip, Akdeniz'e girdi. Rus-İngiliz gemilerine Fransız filosu da katıldı. İngiliz amirali Codrington kumandasındaki Fransa, İngiltere, Rusya müttefik donanması, Mısır'daki Kavalalı İbrahim Paşa kuvvetlerine karşı deniz harekâtı başlattı. Mora İsyanında, Osmanlı ve Mısır gemileri Navarin limanında bulunuyordu.
Müttefik donanması, Navarin Limanını kuşattı. Amiral Codrington, müttefikler adına, Osmanlı ve Mısır askerlerinin Yunaninstan'dan çekilmesini istedi. Kabul edilmedi. Navarin'in açıklarındaki müttefik donanması, gayelerinin savaş olmadığını ileri sürerek, limana girmek istediler. Müttefiklerin toplam 22 savaş gemisi vardı fakat bunların çoğu büyük savaş gemisiydi (müttefik donanmasında büyük kalibre toplu 10 tane zırhlı ve 10 fırkateyn buna karşı Osmanlı'nın küçük kalibre toplu 3 zırhlısı ve 17 fırkateyni vardı ve Osmanlı donanmasının geri kalanı küçük gemilerden (korvet ve yelkenli) oluşuyordu). Ayrıca müttefik gemilerinin kaptanları ve mürettebatları Napolyon Savaşları'nda muharebe alanında önemli tecrübeler edinmişlerdi.Osmanlı-Mısır kuvvetleri ise 78 savaş gemisi (nakliye gemileri sayılmazsa) başka kaynaklara göre 60 gemi veya 36 gemi olarak veriliyor. 20 Ekim'de dostane bir havayla Navarin Limanı'na girdiler. Osmanlı ve Mısır gemileri hilal şeklinde birbirine rampa etmiş, üç sıra halindeydiler. Limana giren müttefik gemileri, savaş için bahane aramaya başladılar. Ateş gemisinin başka yere alınmasını istediler. Kabul edilmeyince, Mısır gemilerinden kendilerine ateş açıldığını ileri sürerek, savaşı başlattılar. Müttefik gemilerinin ani ateşi üç saat devam etti.rnNavarin Deniz Muharebesi, Osmanlı ve Mısır donanmalarıyla, birlikte hareket eden İngiliz, Fransız ve Rus donanmaları arasında, 20 Ekim 1827 tarihinde geçmiş olan bir deniz muharebesidir. Bu muharebe Osmanlı tarihinde Navarin Olayı, Navarin Baskını veya Navarin Faciası adlarıyla da geçer.
1921 -TBMM ile Fransa hükümeti arasında Ankara Anlaşması imzalandı.
rnAnkara Anlaşması, (20 Ekim 1921) TBMM ve Fransız Hükümeti arasında Türk-Fransız Cephesindeki faaliyetleri durdurmuştur. TBMM yönetimindeki bölgenin güney sınırının taslak olarak belirlenmesine karar verilmiştir, ama asıl politik kararları Lozan Antlaşmasına bırakmıştır.
rnDoğu sorununda Birleşik Krallık, Yunanistan ve İtalya ile millî menfaatleri uyuşmayan Fransa, Sevr Antlaşması'nın imzalanmasından 3 ay önce Türk-Fransız Cephesi'nde geçici bir mütareke yaparak TBMM ile ikili ilişkilere başlamıştı. Ancak, yeni Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni bir siyasi mevcudiyet olarak kabul etmelerine rağmen Milli Hükümet'in Fransa ile ilişkileri daha ileri götürmesi mümkün olmamıştı.
rnSakarya Meydan Muharebesi'nin kazanılması ve Sovyet Rusya ile Ankara Hükümeti arasında imzalanan Moskova Antlaşması, Türk-Fransız ilişkilerini de olumlu yönde etkiledi. Fransa Cumhuriyeti, eski bakanlarından Henry Franklin-Bouillon'u gayriresmi olarak Ankara'ya gönderdi. 9 Haziran 1921'de Ankara'ya gelen Buyyon, Mustafa Kemal, Dışişleri Bakanı Vekili Yusuf Kemal Bey ve Genelkurmay Başkanı Fevzi Paşa ile iki hafta kadar devam eden görüşmelerde bulundu. Özellikle, Mustafa Kemal ile Franklen-Buyyon arasında yapılan görüşmelerde esas olarak "Misak-ı Milli" konusu ve yeni Türk Devleti'nin mevcudiyeti ele alındı. Franklen-Buyyon ve Fransa, "Misak-ı Milli"yi ve yeni devletin varlığım anlamalarına rağmen Yunan ileri harekatının sonucunu ve dolayısıyla Sakarya Meydan Muharebesi'nin sonucunu görmeden kesin bir teşebbüste bulunmadılar. Nihayet, Zafer, Fransızlar'ın bu tereddütünü ortadan kaldırdı ve iki ülke arasında Ankara Anlaşması imzalandı.
rnAnkara Anlaşması ile İtilaf Devletleri Cephesi bozulmuş ve yeni Türk Devleti, Fransa tarafından tanınmıştır. Bu anlaşma sonunda Güney Cephesindeki savaş resmen sona ermiş ve Türkiye'nin Güney sınırı belirlenmiştir.
rnNihayet bu antlaşma ile Türk milli emellerinin haklılığı ilk defa olarak İtilaf devletlerinden birisi tarafından da resmen haklı görülmüş ve onaylanmıştır. Antlaşmanın imzalanmasını müteakip iki ülke aynı düzeyde temsilcilerini karşılıklı göndererek siyasi ilişkilerine süreklilik kazandırmışlardır. Fakat, bu antlaşma ile Fransa ve Türkiye arasındaki askeri harekat sona ermiş olmasına rağmen, Lozan müzakeresinde Fransa, İtilaf Devletleri safındaki yerini ve durumunu muhafaza etmiştir.
1941 - II. Dünya Savaşı : Kragujevac Katliamırn
Kraljevo ve Kragujevac Katliamı, Alman Silahlı Kuvvetleri'nin işgal edilmiş Yugoslavya'da işlediği bir savaş suçudur. 1941 yılında Sırbistan'da gerçekleştirilen bu katliamlarda toplam 4000 sivil hayatını kaybetmiştir.rn