TGDF Genel Sekreteri İlknur Menlik Şef Zeki Açıköz’ü ağırladı
TGDF Genel Sekreteri İlknur Menlik, Instagram hesabı üzerinden yaptığı Bunları da Konuşalım programında bu hafta TAFED Yönetim Kurulu Başkanı Şef Zeki Açıköz'ü ağırladı.
Abone ol
Türkiye Gıda ve İçecek Sanayii Dernekleri Federasyonu (TGDF) Genel Sekreteri İlknur Menlik’in Bunları da Konuşalım programının bu haftaki konuğu Türkiye Aşcılar Federasyonu (TAFED) Yönetim Kurulu Başkanı ve Sheraton Hotel Ankara Executive Chef’i Zeki Açıköz oldu.
Program 16 Ocak Cumartesi akşamı yayınlandı. Önceki programlarda Radyasyon Onkolojisi Uzmanı Doç. Dr. Yavuz Dizdar ve @harbiyiyorum kurucusu Salih Seçkin Sevinç ile bir araya gelen TGDF Genel Sekreteri İlknur Menlik, bu hafta Türkiye’nin tanınan şeflerinden Zeki Açıköz aşçılık ve turizm sektörü üzerine bir sohbette buluştu.
Mengen’in aşçılıktaki başarısı nereden geliyor?
Programa Açıköz’ü seyircilere tanıtarak başlayan Menlik, kendisi de Mengen’li olan Açıköz’de, Mengen’in aşçılıktaki başarısını sordu. Açıköz, soruya şu sözlerle yanıt verdi:
“Bu, çok eski tarihlere, İstanbul’un fetih dönemine dayanıyor. Mengenliler farklı dönemlerde saraylarda çalıştı, bu süreç cumhuriyetin kurulmasına kadar devam etti. Mengenliler cumhuriyetin kurulmasından bugüne kadar da devletin zirvesine, Cumhurbaşkanlarına aşçılık yaptı. Böyle bir gelenek var. Bu aslında çok güzel bir miras.”
Türkiye Aşcılar Federasyonu’nun (TAFED) kuruluşundan da söz eden Açıköz, “Misafir derneklerle beraber TAFED bünyesinde 31 dernek var. Geçmişte birlik beraberliğin, büyük festival ve etkinliklerin zirve yaptığı bir dönem yaşadık” dedi.
Aşçılığın ataerkil bir meslek olduğunu söyleyen Açıköz, “Ustalık bizim mesleğimizde çok önemlidir. Ustalarımıza her zaman saygı duyarız. Tecrübeli ustalar, mesleği genç aşçılara öğretir ve bu bir döngü şeklinde devam eder. Bu işin gelecek nesillere taşınabilmesi çok önemli” diye konuştu.
Açıköz: “Her şey dahil konsepti, mesleği köreltiyor”
Menlik’in “her şey dahil turizm” konsepti hakkındaki görüşlerini sorduğu Açıköz, şunları söyledi:
“Her şey dahil sistemine hiçbir zaman sıcak bakmadım. Ben de turizm bölgelerinde çalıştım. Geçmişte turizm bölgelerinde yarım pansiyon uygulanırdı. Yani sadece kahvaltı ve akşam yemeği verilir, öğlen yemekleri verilmezdi. Akşam yemeğinde de yemek verilip yanında tüketeceği meşrubatlar ekstra olurdu. Turist, otel dışındaki esnafı da besleyebilecek harcamalar yapıyordu.
Her şey dahil konsepti, garsonluğa büyük zarar verdi. Aşçılık devam ediyor, ancak ona da maliyeti ön plana çıkaran bir anlayış hakim. Her şey dahil sistemi mesleği köreltiyor.
Bu konseptle gelen turistler 15 gün otelde kalıp bölgeyi hiç gezmeden ülkesine dönebiliyor. Otelden hiç çıkmayan turist oranı %30-40 civarındadır. Artık turist eğlence mekanına da, hediyelik eşya almaya da, halıcıya da kuyumcuya da gitmiyor. Her şey dahil konsepti, turizm sektöründe çalışmanın cazibesini, çalışanların elde edebildiği geliri ve otellerin sıcak para kazanma imkanını geriletti.”
YAYININ TAMAMINI İZLEMEK İÇİN TIKLAYIN
Bu gönderiyi Instagram'da gör
