Yavuz Dizdar : Türkiye'de üretilen yağlarda sorun yok
Onkoloji Uzmanı Dr. Yavuz Dizdar palm yağının kanserojen olup olmadığına dair tartışmalara açıklık getirdi. İşte Yavuz Dizdar'ın açıklamaları.
Abone olNutella kanser yapıyor şeklinde kamuoyu gündemine düşen haberler beraberinde palm yağının sağlıklı olup olmadığına ilişkin tartışması başlattı.
Onkoloji uzmanı Dr.Yavuz Dizdar Haber Türk'te katıldığı programda bu iddialara yanı verdi.
Dr. Yavuz Dizdar Palm Yağının sağlıklı olup olmadığına ilişkin ne dedi? (İzle )
Onkoloji uzmanı Dr. Yavuz Dizdar, palmiye yağı ile ilgili kanserojen olup olmadığı hakkında akademik bir veri olmadığını belirtti. Dizdar, “ Ben üreticilerle de görüştüm, asıl mesele üretim teknolojisinde ve yerli üreticiler buradaki sorunu çözdüklerini beyan ediyorlar. Dolayısyla yerli üretimlerimizde bir sorun yok. Tüketicilerin kafası rahat olsun" dedi.
Öte yandan gıda endsütrisi adına bir açıklama da Türkiye Gıda ve İçecek Sanayii Dernekleri Federasyonu'ndan geldi.
İşte TGDF'den yapılan açıklama ;
Türk Gıda ve İçecek Sanayi Dernekleri Federasyonu kurulduğu günden bu yana halkımızın sağlıklı, kaliteli ve ekonomik beslenmesini sağlamak hedefiyle çalışmalarını sürdürmektedir.
Bu çerçevede Palm yağına ilişkin kamuoyu gündemine gelen 2016 tarihli EFSA çalışması sektörümüzün gündeminde yer işgal etmemektedir.
Zira ülkemizde endüstriyel yağ üretimi yaklaşık 10 yıl önce eski teknolojileri tamamen terk etmiş ve dünya standartlarının üzerinde üretim yapmaya başlamıştır.
Nitekim bilimsel çalışmalar da bunu net olarak ortaya koymaktadır.
Örneğin ;
Ege Üniversitesi Gıda Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Fahri Yemişçioğlu ve ekibi tarafından, Türkiye’de palm yağı ve ürünlerinin işlenerek üretildiği ürünlere ilişkin 2 yüksek lisans, 1 doktora, 1 TAGEM ve 2 TUBİTAK Projesi yapılmıştır.
Tüm bu araştırmalar göstermektedir ki, Türkiye’de 3 MCPD denilen kontaminant riski bulunmamaktadır.
Bugüne kadar olduğu gibi, bugünden sonra da bilimsel gelişmelere ve tüketici sağlığına büyük bir hassasiyetle yaklaşan gıda sektörü, bu çalışmaların artarak devam etmesini destekleyecektir.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
PEKİ PALM YAĞI NEDİR?
Batı Afrika kökenli olan bu yağ, Amerika ve Kuzeydoğu Asya’nın tropikal bölgelerinde yaygın olarak yetiştiriliyor. En çok üretilen ülkeler ise Malezya ve Endonezya… Bir tür palmiyeden elde edilen palm yağı, dayanıklılığı ve ucuzluğu nedeniyle ticari olarak çokça tercih edildiğinden, paketli ürünlerin çoğunda karşımıza çıkıyor. Organik ürünlerde de bulunabilen bu yağ, kalitesiz ve doymuş yağ oranı barındırdığı için kalp hastalıklarına ve obeziteye davetiye çıkardığı söyleniyor.
Palm yağı, hem meyvenin taze kısmından hem de palm bitkisinin çekirdeğinden elde ediliyor. Palm meyvesinin çekirdeğindeki yağ depolanması 12 ve 16. haftalar arasında, mezokarpta yağ depolanması ise 15 ve 20. haftalar arasında gerçekleşiyor. Meyvenin mezokarp kısmından elde edilen ham palm yağı ise toplam palm yağı üretiminin % 55'ini oluştuyor.
Palm yağı; alfa, beta, gama, delta tokotrienoller ve tokoferoller, karotenoidler, steroller, fosfolipitler, glikolipitler ve koenzim Q10 içeriyor. Ayrıca bu yağ, pişirme yağı olarak da kullanılmak üzere margarinlere ve çeşitli hazır gıdalara eklenirken, FAO (BM Gıda ve Tarım Örgütü) ve WHO'nun (Dünya Sağlık Örgütü) ortak kuruluşu olan uluslararası CODEX Allimentarius Komisyonu tarafından, 17 yemeklik yağ çeşidinden biri olarak da kabul ediliyor.
Palm yağının en önemli özelliği uzun raf ömrüne sahip olması. Oda sıcaklığında yarı katı olan bu yağ, yüksek sıcaklıklara kadar ısıtılır ve bileşenlerinin özel ürün uygulamalarında kullanılmak üzere izole edilebilir. Bu özelliği palm yağını margarin ve katı yağlar için uygun bir ana bileşen haline getirir.
Palm yağının, kırmızı rengini ve kokusunu yok etmek amacıyla yüksek sıcaklık uygulamasına maruz bırakılması, bazı atık maddelerin oluşumuna neden oluyor. Palm yağı ile ilgili kanserojen tartışmaları da atıkların tümöre sebep olabileceği nedeniyle yapılıyor.