ZOR GÜNLERİ DUVAR ÖREREK DEĞİL, KÖPRÜ KURARAK ATLATALIM!

Değerli Dostlar,

 Korona virüsünün tüm dünyayı etkisi altına almasıyla yaşam tarzlarımızda ciddi değişiklikler oldu. Artık evlerimizde normal şartlardan daha fazla zaman geçirmeye alıştık. Evlerimizde geçirdiğimiz bu uzun saatler bize; güvenli, sağlıklı ve huzurlu bir aile ortamının ne kadar değerli olduğunu gösterdi. Yavaş, yavaş yeni normal hayata geçiyor olsak bile önümüzdeki günlerin bize neler getireceğini hala bilemiyoruz. Bu bilinmezlik içinde, tedbiri elden bırakmadan ve çok kalabalık ortamlarda bulunmadan, yine evlerimizde zaman geçirmeye devam etmek en sağlıklısı gibi görünüyor. Tabiki yağmurdan kaçarken de doluya tutunmamak lazım. Yani salgın hastalıklardan korunmak için sığındığımız ev ortamımızın; iletişim problemleri, huzursuzluk ve çatışmalarla bize daha kötü zarar vermemesi lazım. Öyleyse gelin bu yazımızda, nasıl doyumlu bir hayat yaşayabilirizi ve aile içinde huzur ve mutluluğumuz için iletişimin öneminden bahsedelim.


NEDİR DOYUMLU HAYAT?

 Çevremizle yaşadığımız bütün kavga, tartışma ve sürtüşmeler aramızda yaşadığımız iletişim sorunları sebebiyle ortaya çıkar. İletişim kısaca; kişiler arası duygu ve düşünce alışverişidir. Yaşadığımız iletişim sorunları aslında düşünce alışverişi sorunlarıdır. Genelde aile içi iletişimde; arkadaşlık, meslek seçimi, para harcama gibi konularda sürtüşmeler yaşanabilirken, pandemi boyunca bu; sağlık, hijyen, maddi sıkıntılar, işsizlik, stress, kaygı problemleri, depresyon gibi kritik konularla yer değiştirmiştir.


Günlerce aynı çatı altında kaldığımız aile bireyleri ile hiç sürtüşme veya tartışma yaşamadan bu süreci geçiriyor olmamız bizim sağlıklı bir aile içi iletişime sahip olduğumuzu değil, tam tersi organik olmayan bir maskeli balo içerisinde olduğumuzu gösterir. Tartışmalar, ufak depremler gibidir. Belki ufak da olsa deprem bizi rahatsız edebilir ama en azından enerji sıkışmasını önleyip büyük depremin gelmesine de engel olabilir.


Aile içinde ufak sürtüşmelerin doğal bir süreç olduğu konusunda sanırım hem fikiriz Değerli Dostlar. Ancak bu durum bir süreklilik arz ediyorsa, ufak konular büyük kavgalara dönüyorsa, bireysel huzur ve mutluluğumuz konusunda sıkıntı yaşıyor ve bunu da çevremize yansıtıyorsak, burada durup düşünmeliyiz. Çünkü hepimiz doyumlu bir yaşam yaşamak isteriz. Kişisel ve aile içi iletişim sorunlarını çözmeden doyumlu bir yaşama ulaşmak mümkün değildir. ‘Nedir bu doyumlu yaşam?’ derseniz; iş hayatımızdaki başarılar, huzurlu bir aile ortamı, iyi yetiştirilmiş çocuklar, eşimizle hala mutlu ve doyurucu bir ilişki ve güvenilir bir dost çevresi bizim doyumlu bir yaşam sürmemize olanak sağlayan etmenlerdir. Çevrenizde mutlaka bu özelliklere sahip örnek kişiler görüyorsunuzdur. Bu kişilerin, bu hayatlara sahip olmalarının tek sebebi şans değil, aynı zamanda iyi birer iletişimci olmalarından kaynaklanmaktadır.


NASIL İYİ BİR İLETİŞİMCİ OLABİLİRİZ?


İyi bir iletişimci, karşısındakine saygı duyar, onu olduğu gibi kabul eder, önemli ve değerli olduğunu hissettirir. Aynı zamanda abartıdan uzak ve doğal davranışlar sergiler. Kendini karşısındakinin yerine koyar ve yardım etmek için adım atar.

İyi bir iletişimci, sadece iyi konuşmakla kalmaz aynı zamanda neyi, ne zaman söyleyeceğini bilir, nerede ve en iyi nasıl söyleyeceğini de bilir. Aynı zamanda iyi bir iletişimci, çok iyi bir dinleyicir.

İyi bir iletişimci, öncelikle kendini çok iyi tanır, kendi ile mutludur. Kendini sever ve kendine güvenir. İyi bir kişilik analizcisidir. Karşı tarafın vucut dili ve davranışlarını analiz ederek, ipuçlarını önceden görür. Böylece yaşanabilecek iletişim engellerinin önüne geçmiş olur. İletişim engellerinin önüne geçebildiği sürece de insanları ve durumları daha rahat yönetebilir.

Sağlıklı, mutlu, güvenli bir ortam içinde aile briliğimizi ayakta tutabilmek için her birimize çok iş düşüyor Değerli Dostlar. Veda etmeden önce sizlerle, Dominique Pire’nin çok sevdiğim bir sözünü paylaşmak istiyorum. ‘İnsanların çoğu duvar, çok azı da aralarında köprü kurarlar.’ Bu zor günleri tüm sevdiklerimizle, duvar örerek değil, köprü kurarak atlatabilmek ümidiyle.

Sevgiyle.

 

 

Yorumlar